CHP Derince İlçe Örgütü, Yenikent Tanyıldız Salonu’nda ‘Yerel Demokrasi Kent Politikaları ve Deprem’ konulu panel düzenledi.
CHP Derince İlçe Başkanı Birkan Koçak’ın açılış konuşmasıyla başlayan panele, TMMOB mimarlar odası istanbul büyükkent şube başkanı Esin Köymen, CHP PM üyesi Doç. Dr. Gökhan Günaydın, CHP Derince İlçe Başkanı Birkan Koçak ve Yönetimi, CHP Başiskele İlçe Başkanı Anıl Acurman ve Yönetimi , CHP Karamürsel İlçe Başkanı Suat Ülkü ve Yönetimi ,CHP il başkan adayı Harun YILDIZLI, CHP İl ve ilçe gençlik kolları başkanları ve yönetimi ile çok sayıda partili katıldı.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Esin Köymen
İstanbul için büyük bir deprem beklediğimiz biliyoruz fakat bu deprem için herhangi bir önlem alıyor muyuz?
Kuzey Anadolu fayının ilimizden geçtiğini vurgulayan ve bu bölgede doğal afetlerin sıkça görülmesi üzerine değinen Köymen,
Fay bölgesinde ve çevresinde büyük risk olduğunu risklere karşı neler yapılması gerektiği hakkındaki çalışmaları;
Kanal İstanbul projesinin bölgede büyük felaket yaşatacağına değinen Köymen
İmar afları ile: kaçak mühendislik ve mimarlık hizmeti almamış, her türlü yapıya Yapı kayıt belgesi
Düzenlenerek, yapıların güvenliği ile ilgili tüm sorumluluk kat maliklerine yüklenmiştir
Vatandaşın sağlıklı ve güvenilir ortamlarda yaşamasını sağlamakla yükümlü olan idareciler, bu sorumluluklarından kaçabileceklerini düşünmektedirler.
Düşük gelirliler için barınma ihtiyacının sağlandığı sosyal konut projeleri üretmek yerine, yıllarca gecekondu bölgelerinden oy elde etme amacıyla yasal esneklikler yaratılmıştır.Bugün ise kentsel dönüşüm, riskli alan vb. Yöntemlerle en çok müdahale edilen alanlar olarak görüyoruz bu mahalleri.
Üretimden hızla kopartılan kentlerde eski, fabrika alanları, tersaneler, özelleştirmeler sonucu boşa çıkarılan kamu hizmet binalarının olduğu alanlar parçacıl plan değişiklikleriyle yüksek yoğunluklu yapıların olduğu alanlar haline gelmektedir.
Bütüncül planlama anlayışı yerine projeye uygun plan yapılması sürecini yaşıyoruz..
Neler yapılmalı ?
2-3 Aralık 2019 tarihlerinde İBB Deprem Çalıştayı yapıldı.
İstanbul Deprem Seferberlik planı kapsamında;
-Afet odaklı kentsel dönüşüm çalışmalarına hız verileceği
-Mevcut altyapı ve ulaşım ağının dayanıklılığının artırılmasının sağlanacağı
-Eksik kalan alanlarda mikro bölgeleme çalışmalarının yürütüleceği
-Deprem erken uyarı ve acil müdahale sisteminin daha verimli hale getirileceği,
-Afet odaklı eğitim ve kapasite geliştirime çalışmalarının arttırılacağı
-Afet gönüllüleri altyapısının oluşturulacağı ve gönüllülerin İBB ile sürekli bir işbirliği içinde olmalarının sağlanacağı
-Hasar alması muhtemel yapıların tespiti ve hasar alacak yapılara noktasal müdahalelerin hızla gerçekleştirileceği,
-Afet sonrası toplanma ve barınma alanlarının oluşturulacağı vurgulanmıştır…
Afetlere Karşı Dayanıklı Kentler için 10 temel ilke;
1.Organizasyon ve koordinasyon kapasitesinin arttırılması
2.Afet risklerini azaltmak için bütçe oluşturulması ve finansman kaynaklarının belirtilmesi
3.Afet risk bileşenlerinin detaylı bir şekilde analiz edilmesi
4.Kritik altyapının dayanıklılığının arttırılması
5.Eğitim ve sağlık tesislerinin güvenliğinin sağlanması
6.Gerçekçi ve tehlike durumu ile uyumlu bina yapım yönetmeliklerinin geliştirilmesi
7.Afet risk eğitiminin yaygınlaştırılması
8.Eko sistemlerin korunması ve doğal yapının sürdürülebilir olması
9.Acil durum yönetim sisteminin verimli hale getirilmesi
10.Afet durumunda ihtiyaç sahiplerinin olası tüm taleplerinin yerine getirilmesine yönelik önlemlerinin alınması
Bu 10 maddelik ilkeye değinen Köymen olması gereken ilkedir dedi…
Öncelikle;
İstanbul’da ve çevre illerde hiç vakit kaybetmeden yapı envanteri çıkarılmalı
Bu envanter doğrultusunda öncelikle boşaltılması gereken alanlar tespit edilerek burada yaşayan vatandaşların daha güvenli bölgelere taşınması sağlanmalıdır. Toki,kiptaş vb. Kurumların ellerinde bulunan boş yapı stokları bu amaçlar için vatandaşın hizmetine sunulmalıdır..
Hastane, okul, cezaevleri ve kamu yapılarının kontrolleri yapılmalı, gerekli olması durumunda güçlendirilmesi ya da yeniden yapılması için çalışmalar başlatılmalıdır.
Tüm kentteki mevcut alt yapı ve ulaşım ağları afetlere karşı dayanıklı hale getirilmelidir..
Yerleşim alanlarına yakın mesafelerde; afet toplanma alanları ve afet sonrası kullanılabilecek geçici iskan alanları hızla belirlenip tüm altyapı hazırlıklarıyla kullanıma hazır hale getirilmelidir.
Afet yönetim sistemi bir bütün olarak ele alınmalı zarar azaltma hazırlık müdahale ve iyileştirme aşamaları hem merkezi ve hem de yerel düzeylerde yeniden yapılandırılmalıdır..
Deprem güvenli kentlerin planlama sürecine üniversiteler, bilim insanları, emek ve meslek örgütleri dahil edilmeli, aynı zamanda halk toplantılarıyla demokratik bir işleyiş hedeflenmeli, merkezi yönetim, yerel yönetimler, meslek odaları, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve halkın afet yönetiminin her aşamasındaki faaliyetlere ve karar alma mekanizmalarına katılmaları sağlanmalıdır.
Yasal düzenlemeler ve kurumsal yapılanmalar bu esasları sağlayacak ve destekleyecek yönde olmalıdır. Dedi.
