Geçmişte Kocaeli AK Parti Milletvekili olan, Milli Savunma Bakanlığı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı görevlerini üstlenen Fikri Işık, “Türk siyasetinin temel bir kuralı var; siyasetin giriş kapısı var da çıkış kapısı yok. Dolayısıyla ‘Siyaseti bırakıyorum’ deme gibi bir lüksümüz yok. Çünkü bugün bile hala insanlar sizden talepte bulunuyorlar. Bir sorunları var, size aktarıyorlar. Ben seçilmiş siyasetten çekildim. Yani şu anda resmi görevim yok ama siyasetten ayrılacağım gibi bir iddia da çok ağır iddia olur. Onu çok yapabilme imkanımızın olduğunu da düşünmüyorum” dedi.
Kocaeli’de basın mensuplarıyla bir araya gelen Fikri Işık, geçmiş dönemdeki çalışmalarını anlattı. Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Fikri Işık, siyasetten çekilip çekilmediğinden son seçim sonuçlarına kadar düşüncelerini aktardı. İlk olarak mayıs ayında yapılan milletvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine dair düşüncelerini dile getiren Fikri Işık, “Yakın zamanda iki önemli seçim yaptık. 14 Mayıs’ta halkımız sandığa gitti. Hem milletvekillerimizi seçti hem de cumhurbaşkanlığı noktasında bir tercih yaptı. Milletvekilliği dağılımı belli oldu. Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kaldı. 28 Mayıs seçimlerinde Sayın Cumhurbaşkanımız tekrar Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak seçildi. Ben öncelikle seçimlerimizin hem 14 Mayıs’ın hem de 28 Mayıs’ın ülkemiz için, milletimiz için devletimiz için şehrimiz için ve bu ülkeye gönülden bağlılık hisseden tüm insanlarımız için hayırlı olmasını temenni ediyorum” dedi.
“Güçlü teşkilatlara sahip olmanız gerekir”
Muhalefet ile iktidar arasındaki en net farkın teşkilatlanma olduğunu söyleyen Işık, “Hakikaten 22 yıl siyasette kısa bir süre değil. Bu süre içerisinde birlik ve beraberlik içerisinde, uyum içerisinde çalışmış olmak çok büyük bir bahtiyarlık ve aynı zamanda da kazanım. Tabii siyaset yapıyorsanız çok güçlü teşkilatlarınız olacak. Eğer fırtınalardan etkilenmeden geminizi sağ salim karaya ulaştırmak istiyorsanız limana güçlü teşkilatlara sahip olmanız gerekir. Bugün iktidarla muhalefet arasındaki bana göre en önemli fark AK Parti’nin çok güçlü teşkilata sahip olması ve teşkilatçılığı seçimden seçime değil her gün 24 saat esasıyla yapması. Partimizi kurduğumuz günden bugüne kadar hakikaten çok güçlü teşkilatlarla çalıştık” diye konuştu.
“Vatandaş hata yapmaz. Hatayı siyasetçi yapar”
Son seçimlerde Kocaeli’den AK Parti milletvekili sayısının düşmesinin hatasının vatandaşta değil siyasetçiler olarak kendilerinde aranması gerektiğini vurgulayan Işık, “Neden 9 milletvekiliyken 6’ydı? Neden 11 vekilken 7, 13 vekilken 7, şu anda 14 vekilken 6’ya düştük? Bunun muhasebesini yapmak zorundayız. Vatandaş hata yapmaz. Hatayı siyasetçi yapar. Bizim bazı yerlerde bazı hatalarımız oldu ki vatandaş bizim bu noktada notumuzu kırdı. Bunun sebeplerini araştırmak, gerekirse bir kamuoyu yoklaması yapmak, teşkilatlarımızla bu konuda geniş bir istişare yapmak ve neden bir milletvekilini kaybettik sorusuna cevap aramak siyasetin siyaset kurumunun görevi. Bu noktada asla sorumlu tutamayacağımız kitle Kocaeli halkıdır. Kocaeli halkı bazı eksikleri biz de gördük ki böyle bir değerlendirmeyi yaptı” şeklinde konuştu.
“Siyasetin giriş kapısı var, çıkış kapısı yok. Dolayısıyla ‘Siyaseti bırakıyorum’ deme gibi bir lüksümüz yok”
Seçilmiş siyasetten çekildiğini fakat siyaseti bırakmak gibi bir lüksü olmadığını söyleyen Fikri Işık, “Türk siyasetinin temel bir kuralı var; siyasetin giriş kapısı var da çıkış kapısı yok. Dolayısıyla ‘Siyaseti bırakıyorum’ deme gibi bir lüksümüz yok. Çünkü bugün bile hala insanlar sizden talepte bulunuyorlar. Bir sorunları var, size aktarıyorlar. Çözmenizi istiyorlar. Gittiğiniz her yerde sizin siyasetçi kimliğinizi ön planda. Dolayısıyla siyasetin giriş kapısı var, çıkış kapısı yok. Ben seçilmiş siyasetten çekildim. Yani şu anda resmi görevim yok ama siyasetten ayrılacağım gibi bir iddia da çok ağır iddia olur. Onu çok yapabilme imkanımızın olduğunu da düşünmüyorum” ifadelerini kullandı.
Bence kendinizden başlamalısınız sorgulamaya. Bu kayıp bugünün kaybı değil ve artarak devam ediyor. Eğer PKK nin Millet ittifakına açık desteği olmasaydı Kılıçdaroğlu na rağmen kazanırlardı. Yani bize başarılı değildik, karşımızdakiler çok beceriksizdiler. Sayı altı ise bunun tek sorumlusu SİZSİNİZ, SİZLERSİNİZ.