Utanmıyorlar, sıkılmıyorlar, milyonlarca insan kanı döktükleri yetmiyormuş gibi üçüncü dünya savaşı nükleer ve yıkıcı olur diyorlar. İnsanlığa aba altından sopa göstererek akıllarınca tehdit istanbul escort ediyorlar.
Kim üretti, nereden türediler, kim bunlar, kim adına konuşuyorlar?
İki dünya savaşı yaptılar, yüz milyonun üzerinde insanı öldürdüler, kimse onlara hesap sormadı. Yaptıkları yanlarına kar kaldı. Sonra iki kardeş ülke Kore’yi birbirine kırdırdılar, Bir Milyon Kore’liyi öldürüp ülkeyi ikiye böldüler.
Sonra büyük şeytan Vietnam’a girdi, tarihin en korkunç katliamlarından birini yaptı. Milyonlarca masum, çoluk çocuk, ihtiyar öldürüldü. Ardında yüzyıllar sürecek acı ve gözyaşı bırakan canilere ‘bunu neden yaptın’ diye soran olmadı.
İkinci büyük şeytan 1979’da Afganistan’a girdi. Sekiz yıl süreyle koca bir ülkeyi yerle bir etti, Afganistan düşmanı yendi ama iç karışıklığa sürüklenmekten kurtulamadı. Sonra büyük şeytanlardan sıradaki geldi, işgal etti. Sonuç ortada. Orta Asya’nın bereketli topraklarında her gün binlerce çocuk açlıktan ölüyor.
Ebu Gureyb cezaevi duvarlarında hala masum insanların sesleri yankılanıyor. İmdat isteyenlerin çığlıkları duyuluyor hala. Irzına geçilen kadınların, karınları deşilen gelinlerin, öldürülen, katledilen çocukların asırlar geçse de feryad-ı figanları Irak topraklarından dinmeyecek.
Kim hesabını sordu, “Bunları neden yaptınız?” diyen oldu mu hiç?
Ya Bosna, Srebrenistsa…
Sekiz Bin Bosnalı masum sivili koruma bahanesiyle Sırp canavarların önüne atan Hollandalılardan ve bilumum Batı dünyasından kim hesap sordu? Bosna’da her mezar taşından kan damlıyor hala. Bosnalı anaların gözyaşlarının düştüğü her noktadan yürekleri yakan kor alevler fışkırıyor. Bu zulümler medeni (!) Avrupa’nın tam göbeğinde işlenmişti, kim nerelesin dedi?
Rus ayısının Grozni katliamını kim gördü? Kadim bir şehri; kadın, çoluk çocuk demeden yerle bir eden Putin’e kim hesap sormuştu? Çeçenyalı kadınların çığlıkları, açlıktan ölen, soğuktan donan körpe bedenlerin titreyişleri hangi vicdanlı yüreklerde makes buldu? Bu gün Kadirov denen maşanın mankurtlaştırılmış askerleri garip geliyor kimilerine, siz o zamanlar o çığlıklara kulak verseydiniz bunlar olur muydu hiç?
Suriye’de gözümüzün önünde bir ülke yok edildi. İnsanlığın ortak mirası tarihi topraklar iki büyük ayının tepişme alanına çevrildi. Koca ülke harabeye döndü, nüfusun tamamına yakını göçtü, yurtlarını terketti. İki Milyon’a yakın insan öldü. Kim nerelesin dedi?
Bu gün savaş beyazların memleketine sıçradı da herkes bir ağızdan Rusya’yı lanetliyor. Kirli emelleri için kışkırttıkları asi çocuk Zelenski sayesinde ikinci bir Vietnam senaryosu uygulanıyor Ukrayna’da. ABD ile kim iş tutmuşsa sonu hüsrandır, Irak’tır, Suriye’dir.
Ukrayna savaşının tam tanımı şudur; ‘İki büyük şeytanın yeni tepişme alanı.’ Yine masumların, çocukların, kadınların ezileceği, insanlığın bir kez daha yok edileceği yeni Bosna’dır, Groznidir, Bağdat’tır. Mazlum şehirler kervanına yenilerinin eklenmesi demektir. Görmüyor musunuz, girdikleri her şehirde taş üstünde taş bırakmıyorlar. “Bu nasıl savaş, nerede evrensel hukuk?” diyeni duydunuz mu hiç?
Sahip oldukları nükleer silahlar sayesinde caka satıyorlar. Putin çarlık manifestosunu okudu savaştan önce. Köklerine vurgu yaptı, ‘ben ayıyım yutarım’ demeye getirdi işi. Buradan çıkarılacak çok büyük dersler var, güçlü olmazsanız yutarlar sizi. Elinizde bir Osmanlı Manifestosu tutmuyorsanız, başınızı öne eğin ve bir kez daha düşünün…
Bizim tarafımız bellidir ve mazlumdan yanadır. Güçlü olanın milyon tane topu tüfeği olsa da safımız ezilenden, zulüm görenden escort istanbul yanadır.
Nedenine ‘ama’sına bakmaksızın insanlıktan yanadır;
“Yaşasın dünya mazlumlarının zaferi, yaşasın Ukrayna halkının özgürlüğü…”
Vesselam…
